15 Aralık 2011 Perşembe

Proje getirene KOSGEB kredisi hazır





Fotoğraflar: Ahmet İZGİ/Anadolu Ajansı

Basın İlan Kurumu (BİK) ile KOSGEB işbirliğiyle düzenlenen ”Medya Kuruluşlarına Yönelik KOSGEB Destekleri Bilgilendirme Toplantısı” Ankara’da yapıldı.
Grand Rixos oteldeki toplantıya İzmir Milletvekili Rıfat Sait, KOSGEB Başkanı Mustafa Kaplan, BİK Yönetim Kurulu Üyesi Seyit Ahmet Baş, BİK Yönetim Kurulu Üyesi Mustafa Arslan, BİK Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Celal Göle, BİK Genel Kurul Üyesi Bülent Şimşek, BİK Genel Kurul Üyesi Ömer Yüksel Özek, BİK Genel Müdür Yardımcısı Cem Elçin, BİK Genel Müdür Yardımcısı Yakup Karaca, BİK Genel müdürlük ve şube müdürleri, Türkiye genelinden meslek örgütü ve medya temsilcileri katıldı.
Toplantının açılışında konuşan KOSGEB Başkanı Mustafa Kaplan, KOSGEB’in her zaman yenilikçiliğe, değişikliğe ve çağın gereklerine uymaya hazır olduğunu söyledi. KOSGEB’in KOBİ’lere kredi desteği sağlamın yanında girişimci yetiştirmeye de başladığını aktaran Kaplan, girişimcilik eğitimi alıp doğru yatırımın nasıl olması gerektiğini öğrenen 2 bin kişinin kendi iş yerlerini açarak, ekonomik hayata dahil olduklarını kaydetti.

”Bir desteği vermek kadar bir desteğin nasıl alındığı ve nasıl verildiği de önemli. Eğer bir kredi uzun bürokratik işlemlerin ardından alınıyorsa onun hiç bir önemi yok” diyen Kaplan, KOSGEB olarak girişimcilerin kredilerini en az bürokratik işlemle almaları için bir dizi uygulamayı hayata geçirdiklerini dile getirdi. Bu kapsamda KOSGEB desteklerine internet üzerinde ulaşılması uygulamasını başlattıklarını belirten Kaplan, elektronik imzanın başlamasıyla birlikte girişimcilerin oturdukları yerden KOSGEB kredilerine ulaşabilmelerine olanak sağlayan sistemin alt yapısını kurduklarını bildirdi.
”Artık konfeksiyon tarzı kredi yerine terzi tarzı kredi sunuyoruz. Yani artık KOSGEB krediler ihtiyaçla bire bir örtüşen destekler” diyen Kaplan, KOSGEB’in desteklemeleri sayesinde girişimcilere 27 bin lirası hibe, 70 bin lirası ise sıfır faizli ve geri ödemeli destek olmak üzere toplamda 100 bin liraya yakın kredi sunulduğunu söyledi. Basın İlan Kurumu Yönetim Kurulu Üyesi, Maliye Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Seyit Ahmet Baş da ulusal ve bölgesel düzeyde yayın yapan 6 bin 549 gazete ve dergi, 480 televizyon kanalının bulunduğunu belirterek, medyanın her geçen gün büyüyen ve gelişen bir yapıya sahip olduğunu söyledi.

Türkiye’nin 81 ilinden Ankara’ya gelen yerel medya mensuplarına KOSGEB destekleriyle ilgili bilgiler verildi. Basın İlan Kurumu Genel Müdürlüğü ve KOSGEB İşbirliği ile düzenlenen toplantıya Basın İlan Kurumu Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Atalay, geçtiğimiz günlerde geçirdiği asansör kazası nedeniyle katılamadı. Atalay’ı vekaleten BİK Yönetim Kurulu Başkan Vekili Seyit Ahmet Baş temsil etti. Ak Parti İzmir Milletvekili ve Sarı Basın Kartı Sahibi Gazeteci Rıfat Sait ve çok sayıda yerel medya temsilcisi toplantıya katıldı. Fotoğraf: M. Yaşar Durukan / bik.gov.tr
Basın İlan Kurumunun bu yapının sağlıklı yürümesi için üzerine düşen dorumluluğu yerine getirdiğini aktaran Baş, yeniliğe ve değişime önem vererek geçen yıl yayımlanan ilan ve reklamları internet ortamına taşıdıklarını bildirdi. Değişimin gerekli olduğuna ve değişim için yeni yollar ile yöntemlerin bulunmasının önemine dikkati çeken Seyit Ahmet Baş, ”Basın mensuplarına KOSGEB kredisiyle destek olmak da bu yeniliğin bir ürünü. Önemli olan bir fikri ortaya atmak değil o fikri hayata geçirmek. Basın İlan Kurumu ve KOSGEB olarak bu fikri ortaya attık bunu hayata geçirecek siz basın mensuplarısınız. Basın mensuplarına önemli destekler sağladık. Borç verme tutarını bin 620 liradan 4 bin 200 liraya yükselttik. Bu para kredi değil emaneten faizsiz verilen bir para. Muhtaçlık dediğimiz geri ödenmeyen bir yardımımız daha var. Bunu da 3 bin 500 liradan 4 bin liraya yükselttik. 2011 yılında toplam 21 milyon lira basın mensubu arkadaşlarımıza borç verdik. Umuyoruz bu yardımlarımız hakkıyla yerini buluyordur” dedi.

Basın İlan Kurumu Genel Müdür Yardımcısı Yakup Karaca
BİK Genel Müdür Yardımcısı Yakup Karaca ise BİK’in neden kurulduğunu anlattı. “BİK’in resmi ilan vermesi, devletin kanunlar ölçeğindeki bilgilerini kamuoyu ile paylaşmasıdır” diyen Yakup Karaca, “İçinde bulunduğumuz dijital çağ, geleneksel sektörler için ciddi tehditler oluşturuyor. Nitekim basınımızın teknolojiyi yenilikleri takip etmesi zor oluyor. Ama internet üzerinden yapılan yayınlar yani Facebook, Twitter gibi sosyal paylaşım siteleri de basın için ciddi tehlike oluşturmaktadır. Bu toplantıda yapısal sorunlarımızın üstesinden gelirken, aynı zamanda içinde bulunduğumuz bilişim çağında ciddi alternatifler sunarak dönüşümlerimizi sağlama imkanı elde etmiş olacağız. Bu nedenle burada verilen mesajları iyi değerlendirmek gerekir” dedi.
Basın İlan Kurumu Genel Müdürü Mehmet Atalay’ın geçtiğimiz günlerde geçirdiği asansör kazası nedeniyle katılamadığı toplantıya, yerel ve bölgesel yayın yapan basın kuruşlarının temsilcileri yoğun ilgi gösterdi.
Anadolu Ajansı, bik.gov.tr

TÜRKİYE’NİN YARISINDAN ÇOĞU İNTERNET KULLANMIYOR

Noyan Ayan
14 Aralık 2011
Türkiye’nin yarısından çoğu internet kullanmıyor





Kamuoyu araştırmaları ve araştırma şirketi olan KONDA, “İnternet ve Sosyal Medya Kullanımı” başlıklı araştırma sonuçlarını yayımladı.
Buna göre, toplumun yüzde 57′si hayatında hiç internete girmemiş. Türkiye’nin yüzde 42′si interneti zararlı bulurken interneti en az kullanan kesim ev kadınları. İnterneti en fazla Cumhuriyet Halk Partisi’ni (CHP) destekleyen kitle kullanırken Adalet ve Kalkınma Partililer (AKP) interneti en az kullanan kesim. Barış ve Demokrasi Partisi’ni (BDP) destekleyenlerin internet kullanımındaki yükseliş ise araştırmada “çarpıcı” olarak nitelendiriliyor.
Ocak 2011′de yapılan saha çalışmalarında 18 yaş üstü nüfusun siyasi tercihlerindeki eğilim ve değişimleri belirlemek, sosyal medya kullanımı, internet kullanım alışkanlıkları ve internetin hangi alanlarda ve hangi sıklıkla kullanıldığını ölçmek gibi amaçlarla yapılan araştırma kapsamında 36 ilin, 115 ilçesinde 154 mahalle ve köyde 2728 kişi ile yüz yüze görüşüldü.
EN AZ AKP’LİLER KULLANIYOR
İnternet kullanımında değişimin topluma hangi kanallardan nasıl ve ne derece nüfuz ettiğini anlamak için yapılan araştırmada tespit edilen bazı bulgular şöyle özetlendi:
  • Öğrencilerin, beyaz yakalıların, eğitimlilerin ve yüksek gelirlilerin başını çektiği mecraya en geç ayak uyduracak olanlar toplumun üçte birini oluşturan ev kadınlarıdır.
  • İnternette ne kadar zaman geçirildiği, internete bakışı ve alışkanlıkları en fazla etkileyen unsurdur.
  • Facebook, Twitter gibi sosyal paylaşım ağları, internet kullanımının önemli bir parçasıdır ve internet kullanıcılarını az çok temsil eder niteliktedirler.
  • İnternet en çok eğlence ve haberleşme için kullanılmakta ancak bilgi edinme, iş arama, bankacılık ve alışveriş gibi işlevleri de kısmen benimsenmiş durumda.
  • İnterneti en çok benimsemiş olanlar CHP’liler. AKP’liler ise internet konusunda en geriden takip edenler.
  • 18-28 yaş grubu, yoğun kullanımı ile farklı bir neslin habercisidir.
  • Dindar ve sofu olanların interneti, sağlık konusunda araştırma yapmak ve dini konularda bilgi edinmek dışında neredeyse hiç kullanmamaları, interneti toplumun kalanına göre farklı bir şekilde sahiplendiklerine işaret etmektedir.
Araştırma sonuçlarına göre CHP’yi destekleyenlerin yüzde 58′i internet kullanırken, onu yüzde 55 ile MHP’liler izliyor. BDP’lilerin yüzde 35′i internet kullandığını söylerken, AKP’yi destekleyenler yüzde 33 ile son sırada yr alıyor.
YÜZDE 42 ZARARLI BULUYOR
Bianet.org’un haberine göre KONDA’nın yapmış olduğu araştırmada çıkan ilginç sonuçlardan biri de toplumun yüzde 42′sinin internetin yarardan çok zarar getirdiğini düşünmesi.
Araştırmaya katılanların yüzde 42′si interneti zararlı bulurken, yüzde 29′u yararlı buluyor. Yüzde 29 ise konuya çekimser yaklaşıyor.
Oranların, kişilerin internete girip girmediğine, ne sıklıkla girdiğine ve sosyal paylaşım ağlarına üye olup olmadıkları göre değişkenlik gösterdiğinin ifade edildiği araştırmada, internet kullanımının arttıkça zarar verdiği yönündeki görüşün azaldığı tespit edildi.
Araştırmaya göre, yaş artıp, eğitim ve gelir seviyesi düştükçe, interneti zararlı bulanların oranı yükseliyor. Araştırma raporunun tamamına buradan ulaşabilirsiniz.